İdarece Bir Olayın Sözleşmenin Devri Hususunda Zorunlu Hal Teşkil Edip Etmediği Değerlendirilirken; Konunun 4735 Sayılı Kanunda Açıkça Düzenlenen Ve Sözleşmenin Feshini Gerektiren Hallerden Kaynaklanmaması Kaydıyla, Yüklenicinin Basiretli Bir Tacir Gibi Davranmış Olsa Dahi Öngöremeyeceği Ve Sözleşmenin Devamına Engel Olan Durum Veya Olayların Varlığının Aranması; Bu Kapsamda Sözleşmeye Taraf Olan İdarece Her Somut Olayda "Zorunlu Halin" Sorumluluk İdarede Olmak Üzere Belirtilen Kıstaslar Çerçevesinde, Sübjektif Olaya Münhasıran Değerlendirilmesi Gerektiği Hakkında Kamu İhale Kurumu Düzenleyici Kurul Kararı

Eklenme Tarihi: 10/04/2020 - Kategori: Kamu İhale Mevzuatı

Kamu İhale Kurulu Kararı - 03.04.2007 - 2007/DK.D-50
- Sözleşmenin devri
- Zorunlu haller

Özet
İdarece bir olayın sözleşmenin devri hususunda zorunlu hal teşkil edip etmediği değerlendirilirken; konunun 4735 sayılı Kanunda açıkça düzenlenen ve sözleşmenin feshini gerektiren hallerden kaynaklanmaması kaydıyla, yüklenicinin basiretli bir tacir gibi davranmış olsa dahi öngöremeyeceği ve sözleşmenin devamına engel olan durum veya olayların varlığının aranması; bu kapsamda sözleşmeye taraf olan idarece her somut olayda "zorunlu halin" sorumluluk idarede olmak üzere belirtilen kıstaslar çerçevesinde, sübjektif olaya münhasıran değerlendirilmesi gerektiği hakkında.

Karar
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununun 16 ncı maddesinde; “Sözleşme, zorunlu hallerde ihale yetkilisinin yazılı izni ile başkasına devredilebilir. Ancak, devir alacaklarda ilk ihaledeki şartların aranması zorunludur. Ayrıca, isim ve statü değişikliği gereği yapılan devirler hariç olmak üzere, bir sözleşmenin devredildiği tarihi takibeden üç yıl içinde aynı yüklenici tarafından başka bir sözleşme devredilemez veya devir alınamaz. İzinsiz devredilen veya devir alınan veya bir sözleşmenin devredildiği tarihi takibeden üç yıl içinde devredilen veya devir alınan sözleşmeler feshedilerek, devreden ve devir alanlar hakkında 20, 22 ve 26 ncı madde hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır.

Yine 4735 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinde “Mücbir Sebepler” doğal afetler, kanuni grev, genel salgın hastalık, kısmî veya genel seferberlik ilânı ve gerektiğinde Kurum tarafından belirlenecek benzeri diğer haller olarak sıralanmış ayrıca maddenin devamında; “süre uzatımı verilmesi, sözleşmenin feshi gibi durumlar da dahil olmak üzere, idare tarafından yukarıda belirtilen hallerin mücbir sebep olarak kabul edilebilmesi için; yükleniciden kaynaklanan bir kusurdan ileri gelmemiş olması, taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması, yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş bulunması, mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak bildirimde bulunması ve yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi zorunludur.” hükmü ile mücbir sebep olarak kabul edilebilmenin şartları düzenlenmiştir.

4735 sayılı kanunun 16 ncı maddesinde belirtilen ve sözleşme devrinin ön koşulu olarak ortaya çıkan “zorunlu haller” kavramı genel anlamda bakıldığında hukuken mücbir sebep halleri olarak değerlendirilebilir. Ancak kanunun sistematiğine bakıldığında 16 ncı maddede mücbir sebep kavramı yerine zorunlu haller kavramının kullanılmasının kanun koyucu tarafından bu iki kavramın farklı değerlendirildiğini gösterdiği açıktır.

Nitekim 4735 sayılı Kanunun “Yüklenicinin Ölümü, İflası, Ağır Hastalığı, Tutukluluğu veya Mahkumiyeti” başlığını taşıyan 17 nci maddesinde;
"Yüklenicinin ölümü halinde, sözleşme feshedilmek suretiyle hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilerek kesin teminatları ve varsa diğer alacakları varislerine verilir. Ancak, aynı şartları taşıyan ve talepte bulunan varislere idarenin uygun görmesi halinde, ölüm tarihini izleyen otuz gün içinde varsa ek teminatlar dahil taahhüdün tamamı için gerekli kesin teminatı vermeleri şartıyla sözleşme devredilebilir.”,

Yine Kanunun “Yüklenicinin Ortak Girişim Olması Halinde Ölüm, İflas, Ağır Hastalık, Tutukluluk veya Mahkumiyet” başlığını taşıyan 18 inci maddesinde de; " … …Pilot veya koordinatör ortağın ölümü halinde ise sözleşme feshedilmek suretiyle yapılmış olan işler tasfiye edilerek kesin teminat iade edilir. Bu durumların oluşunu izleyen otuz gün içinde diğer ortakların teklifi ve idarenin uygun görmesi halinde de, teminat dahil o iş için pilot veya koordinatör ortağın yüklenmiş olduğu sorumlulukların üstlenilmesi kaydıyla sözleşme yenilenerek işe devam edilebilir.” hükümleri yer almakta olup, anılan hükümlerde, mücbir sebep olarak sayılan haller dışında sözleşmenin devrine ilişkin hususlar düzenlenmiştir.

Söz konusu hükümlere göre, 4735 sayılı Kanun gereğince imzalanmış sözleşmelerin ihale yetkilisinin yazılı izni ile başkasına devredilebilmesi için aranan zorunlu hallerin ticari hayatın gerekleri ve objektif kıstaslara göre değerlendirilmesi gerektiği, zorunlu hallerin tek tek sayma suretiyle belirlenmesi işin tabiatı gereği mümkün bulunmadığından, her olayda sorumluluk idareye ait olmak üzere “zorunlu halin” idarece değerlendirilmesi gerektiği açık olup, bu takdir yetkisi de sınırsız bir yetki değildir.

Bu çerçevede, idarece bir olayın sözleşmenin devri hususunda zorunlu hal teşkil edip etmediği değerlendirilirken; konunun 4735 sayılı Kanunda açıkça düzenlenen ve sözleşmenin feshini gerektiren hallerden kaynaklanmaması kaydıyla, yüklenicinin basiretli bir tacir gibi davranmış olsa dahi öngöremeyeceği ve sözleşmenin devamına engel olan durum veya olayların varlığının aranması gerekmektedir. Bu kapsamda sözleşmeye taraf olan idarece her somut olayda "zorunlu halin" sorumluluk idarede olmak üzere belirtilen kıstaslar çerçevesinde, sübjektif olaya münhasıran değerlendirilmesi gerekmektedir.

WhatsApp üzerinden bize ulaşarak destek alabilirsiniz! Size yardımcı olmak için bekliyorum.